
En son indi vapurdan. Hep gittiği yoldan yürüdü. İki trafik lambası, parkı geç, sola dön. Köprüyü geç. Sağa dön. Asansöre bin, yedinci kat. Odaya girdiğinde onu karşısında bulmuş ve yine öylece apışıp kalmıştı. Adam karşısındaydı. Abi nerde kaldın yeea biz de Nazlı'yla seni çekiştiriyorduk dedi. Fakat Nazlı falan yoktu piyasada. Ne Nazlı'sı lan diye düşünürken Nazlı arkasından şişirdiği Migroş torbasını patlatıp "Böh!" diyerek çıktı. Adam ve Nazlı gülüyordu. Güler gibi yaptı. Naber dedi Nazlı. İyiyim derken elini cebine attı. Rahatsız bir durumda olduğu her halinden belliydi. İçinde kız bulunduran sosyal ortamlara alışamadığı aşikardı. Aaa meraba diye cevap verip elini Nazlı'nın sırtına koyup iki yanağına birer öpücük koyma hareketini yapamazdı mesela. Rahatsızdı işte. Videoya alınmış olsa "Abi tipe bak, besbelli rahatsız olduğu. Hahaha bak lan el de cepte" derdi izleyen ortalama insanlar. Kendi evinde yabancıydı. Adamdan da tiksiniyordu. Nazlı taş gibiydi yalnız. Odasına gitti. Pazar saat sekiz. Yarın işe gidecek. Mşn'e falan gircek işte.
1 yorum:
Yorum Gönder